ANADOLU İHTİLALİ...ERDOĞAN'IN ZAFERİ...
Türkiye yaklaşık 200 yıldır yönetim sorunu yaşamaktadır.Osmanlı'da dolaylı yönden yönetimi etkleyen çeşitli düzenlemeler yapıldı:Sened-i İttifak, Tanzimat Fermanı, Islahat Fermanı, 1876 Anayasası ile beraber Parlamenter Sistem, ardından 2.Meşrutiyet ve nihayet Türkiye Cumhuriyeti...Yine Parlamenter Sistem ama 1923'ten 1950'ye kadar TEk Parti tahakkümü.Cumhuriyette gerçek anlamda demokrasi 1950 seçimleriyle yaşandı ve Demokrat Parti tek başına iktidar oldu.Sonrası malum; vesayet odakları ve Batı/Nato'nun tasmalı emirerleri buna tahammül edemedi.Önce 1960 Darbesi, daha sonra 1971 Muhtırası, 1980 Darbesi, 1997 Post Modern Darbesi ve 2007 E-Muhtırası ile demokrasi neredeyse her 10 senede bir adeta mezara gömüldü.Batı/Nato tüm bunları içerdeki kuklarıyla yaparken 15 Temmuz 2016'da bu sefer bağrında beslediği Fetö ile ülkeyi resmen işgale kalkıştı ama millet vücudunu tanka,topa,uçağa siper yaparak buna fırsat vermedi.Bundan sonra Türkiye'de yeni bir dönem başladı.FETÖ, PKK ve diğer terör örgütleriyle çok daha fazla mücadele edildi.Bunların yanı sıra yürüyen bir referandum süreci vardı.Millet ilk defa kendi inisiyatifi ile yönetim sistemini belirledi.Toplumlarda değişimler her zaman zor olmuştur.Hele bir de ülkenin yönetimini ilgilendiriyorsa.Nihayetinde Türkiye bu zor ve cesur kararı alarak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni kabul etti.Her ne kadar hayır cephesi sonucu kabul etmese de Erdoğan'ın dediği gibi ''Atı alan Üsküdar'ı geçti''.Nitekim 15 senedir her seçimi kaybediyorlar, her seferinde aynı yalanlara başvuruyorlar.Evet cephesi kazandığı halde neden daha fazla oy almadım diye öz eleştiri yapıyor, hayır cephesi ise kaybetmesine rağmen öz eleştiri yapmıyor,kendini sorgulamıyor sadece sağa sola saldırıyor.Tabii hayır cephesi sadece CHP ve HDP değildi, yedi düvel ifadesi tam da bu hayır cephesine uyuyor.Almaya,Belçika,İsviçre,İsveç velhasıl bütün Batı ve terör örgütleri de dünyanın dört bir yanında hayır proagandası yaptılar, evet cephesi hep engellediler, tehdit ettiler ama millet bunlara pabuç bırakmadı.Şimdi Avrupa Parlamentosu açıklama yapıyor; yok sonuçlar meşru değil, ypk Türkiye AB'ye giremez falan filan...Siz bir kere geçin bu işleri artık Türkiye size boyun eğen kuklanız olan cibiliyetsizker tarafından yönetilmiyor, ayağınızı denk alacaksınız, Türkiye'ye rol biçmeyeceksiniz.Türkiye bundan sonra kendi göbeğini kendi kesecek.Bu saaten sonra Türkiye tüm prangalarından kurtulmuş ve tam bağımsız olmuştur.
Bunları geçersek yeni sistemin en olumlu katkılarından biri sadece slogan üreten ve ideolojik kaygıları olanlar değil, koşup çalışan, üreten, ülkenin dertleriyle dertlenenler iktidar sahibi olacaktır.
AK PARTİ'DE TEMİZLİK
Her ne kadar referandumda evet çıkmışsa da beklenenin altında evet oyu çıktı.Bunun sebebi Ak Parti Teşkilatı mı yoksa MHP'den beklenen oy gelmedi mi? Şüphesiz bunlar iyice incelenecek ve gerekli muhasebe yapılacak.Ancak şurası kesin ki Ak Parti'nin ciddi bir temizliğe ihtiyacı olduğudur.En basitinden şunu hatırlatayım.Davutoğlu'nun twitterde 5,4 milyon takipçisi var ama evet için tek twit atmadı, Konya Mitinginde 15 dakika konuştu ağzından bir sefer bile evet sözü çıkmadı.Referandum sonunda twit atıp milletimiz en doğru kararı verdi diyerek güya kendini öne çıkarıyor.Yine Abdullah Gül hiçbir şekilde evet taraftarı değildi.Aliya İzzetbegoviç'in şu sözü tam da bunu anlatıyor: ''Her şey bittiğinde hatırlayacağımız şey düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın sessizliği sessizliği olacaktır''...Bunların yanı sıra bazı Ak Partili belediyeler de iyi çalışmadı.Tüm bunlar göz önüne alınıp iyi bir temizlik yapılmalı.İnanıyorum ki Erdoğan gereğini yapacaktır.
AK PARTİ'NİN ÖZEL TEŞEKKÜRÜ
Referandum sonucunun evet çıkmasındaki en büyük payelerden biri de Doğu ve Güneydoğu'da geçen seçimlere göre artan oylar.Terör Örgütü'nün tüm baskılarına rağmen bölge halkı Erdoğan'a desteklerini arttırarak yeni sisteme evet dedi.Erdoğan da referandum sonucundan hemen sonra Doğu ve Güneydoğu'ya ayrıca teşekkür etti.